YAZILAR

KURAKLIK KAPIMIZDA

15 Ocak 2021 Cuma

İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Haber Dergisi Ocak 2021 Sayısında Yayınlanmıştır. 

Aralık ayı bitti. Ocak ayı da bitmek üzere ve son bir iki haftadır havalar mevsim normallerinde yaşanmaya başladı. Ve, ne yazık ki geçtiğimiz süre içinde yağmayan yağmurlar ciddi bir kuraklık tehditin ve kürsel ısınma etkilerinin kapımızın önüne geldiğini bir kez daha hatırlattı.

Ocak ayı içerisinde; NASA Ulusal Kuraklık Azaltma Merkezi, Yerçekimi Kurtarma ve İklim Deneyi İzleme (GRACE-FO) uydu ölçümleriyle, Türkiye’nin kuraklık haritalarını yayımladı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan haritalarda olduğu gibi NASA tarafından yayınlanan iki harita da mevsim ortalamasının altında olan yağışlara dikkat çekerken, ülkemizin pek çok bölgesinin kuraklık ile karşı karşıya olduğunu gösteriyor.

GRACE-FO uyduları ile ölçülen haritalar; sığ yer altı suyu depolaması ve topraktaki bitki kökleri için önemli olan nem oranlarını gösteriyor. Yağan yağmurlara rağmen yer altı sularındaki kuraklığın ortadan kalkması için uzun zamana ihtiyaç varken, tarımsal üretim açısından önemli olan yüzey nem oranlarında değişim çok daha hızlı olabiliyor.

Metereoloji Genel Müdürlüğü Standart Yağış İndeksi (SPI - Standardized Precipitation Index) Metodu ile açıklanan 3 aylık kuraklık haritası da ülkemizde karşı karşıya kaldığımız ve önlem alınmaz ise kalabileceğimiz hayati sorunu gözler önüne seriyor : Kuraklık.

UNESCO; çölleşme ve kuraklığın iki milyar insanın hala güvenli içme suyuna erişemediği bir zamanda su kıtlığını artırmakta olduğunu ve üç milyardan fazla kişinin, 2050 yılına kadar benzer bir durumla yüzleşmek zorunda kalma ihtimalini vurgulamaktadır…

Bir bölgede yağışların beklenenden az olması olarak tanımlanan kuraklığın; meteorolojik kuraklık, tarımsal kuraklık, hidrolojik kuraklık olarak çeşitleri bulunmakta ve özellikleri arasında ise; başlangıç ve bitişinin belirsiz oluşu kümülatif artması,  aynı anda birden fazla kaynağa etkisi, ekonomik boyutunun yüksek olması sayılabilir.

Ülkemizde ise kuraklığın belli başlı nedenleri arasında; atmosferik koşullar, fiziki coğrafya faktörleri ve iklim koşulları yer almaktadır. (Kaynak : T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı  Meteoroloji Genel Müdürlüğü)

Son yıllarda kuraklığın nedeni olarak küresel ısınma gösterilse bile kaynakların yok olmasında ki insan eli faktörünü göz ardı etmek mümkün değildir. Bu konuda en önemli kaynak olarak 13-14 Mayıs 2019 tarihlerinde yapılan UNESCO Uluslararası Su Konferansı’nı gösterebiliriz. Konferansın ana temalarından biri doğal veya insan kaynaklı kuraklığa ve su kıtlığına çözüm bulmak olmuştu çünkü.

Ülkemizde, başta İstanbul olmak üzere; plansız kentleşme, artan nüfusa bağlı olarak artan su talebi ve bilinçsiz tüketim su kaynaklarının azalmasının önemli nedenleri arasında sayılabilir.

Ekonomik, çevresel etkileri sayılamayacak kadar çok olan kuraklığın sadece sosyal etkilerine baktığımızda; yiyecek kıtlığı, yoksullukta artış, göç, sosyal huzursuzluk ve kırsal alanlardaki yaşam seviyesinde düşüş gibi bütün ülkeleri olumsuz etkileyecek sorunları görmemek mümkün değil.

Hayatın devamı için gerekli olan suyu korumak ve kuraklığı önlemek için pek çok çalışma yapılıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı, 2018-2022 yıllarını kapsayan Türkiye Tarımsal Kuraklıkla Mücadele Stratejisi ve Eylem Planı'nı hazırlayarak uygulamaya koydu.

Plan kapsamında, tarım sektörünün iklim değişikliğine karşı uyum sağlaması, verim kaybının minimize edilmesi, gıda güvenliğine katkıda bulunması amaçlanıyor. Bunun için tarımsal faaliyet kaynaklı sera gazı emisyonlarının hesaplanması ve azaltılmasına yönelik faaliyetler belirlenerek sürdürülebilir arazi yönetimi ve iklim dostu tarım uygulamalarının yaygınlaştırılması hedefleniyor.

Ayrıca; Tarım ve Orman Bakanlığı Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü Çölleşmeyle Mücadele Ulusal Stratejisi ve Eylem Planı (2019-2030) ve T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Ulusal Kuraklık Yönetimi Strateji Belgesi ve Eylem Planı (2017-2023) planlanan stratejik  çalışmaları anlatıyor.

Öncelikli olarak var olanı korumak, dönüştürmek, yanlış uygulamaları bırakmak, toplumun genelini bilinçlendirmek, yağmur suyunu ve atık suları doğru arındırmak ve doğru depolamak, su kaynaklarının çevresinde ve ağaçlı alanlarda yapılaşmaya izin vermemek, üretimde su kullanımını en az ve verimli şekilde planlamak ve ağaçlandırma çalışmalarını hızlandırmak alınabilecek bazı önlemler arasında sayılabilir.

Hükümetler, yerel   yönetimler, sivil toplum kuruluşları tarafından yürütülen tüm çalışmalara rağmen bireysel ve sanayi kurumları tarafından da hayata geçirilmesi gereken uygulamalar yeterli seviyeye ulaşmadan ne yazık ki insan hayatını doğrudan etkileyecek kuraklık ile mücadele yöntemleri yetersiz kalacaktır.

Standart Yağış İndeksi (SPI - Standardized Precipitation Index) Metoduna Göre 2020 Aralık Ayı Meteorolojik Kuraklık Durumunu incelemek için:

https://mgm.gov.tr/veridegerlendirme/kuraklik-analizi.aspx?d=aylik#sfB

Ms. Audrey Azoulay, Director-General of UNESCO Açıklaması (17 Haziran 2019)

https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000368570/PDF/368570eng.pdf.multi

Kuraklığın Etkileri

https://www.mgm.gov.tr/arastirma/dogal-afetler.aspx?s=kuraklik

Çölleşmeyle Mücadele Ulusal Stratejisi ve Eylem Planı 2019-2030

http://cmusep.cem.gov.tr/Uploads/Documents/CMUSEP_baski_versiyonu-pdf(eylemplani).pdf

T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Ulusal Kuraklık Yönetimi Strateji Belgesi ve Eylem Planı 2017-2023

https://www.tarimorman.gov.tr/SYGM/Belgeler/Ulusal%20Kurakl%C4%B1k%20Y%C3%B6netimi%20Strateji%20Belgesi%20ve%20Eylem%20Plan%C4%B1/Ulusal%20Kurakl%C4%B1k%20Y%C3%B6netimi%20Strateji%20Belgesi%20ve%20Eylem%20Plan%C4%B1.pdf

İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Haber Dergisi Ocak sayısı içi:

http://www.iaosb.org.tr/haberdergileri

HABERLER